Osmanlıda Harem Nasıldı ve Neler Yapılır?dı

Osmanlıda Harem

Osmanlı İmparatorluğu'nda harem, sarayın iç kısmındaki avluya bakan ve hanedeki kadınların yabancı erkeklerle karşılaşmadan yaşadığı bir bölümdü.

Haremdeki Kadınlar

Haremde, en az 400, en fazla ise 1600 kadın bulunabilmekteydi. Harem, padişah ve ailesinin yaşamını sürdürdüğü ve devletin ileri gelenlerine cariye ve eşlerin tayin edildiği bir yerdi. Ayrıca, Enderun'dan mezun olan devşirme kişiler ile hanedanda yetişmiş cariyelerin evlendirilmesiyle bir sistem oluşturulmuştu. Bu sistem, padişaha ve hanedana bağlı eğitimli aileler oluşturmayı amaçlıyordu. Harem-i Hümayun adı verilen bu yer, devlet adamlarına yetiştirilen kişiler anlamına da gelmekteydi.

Harem kutsal, dokunulmaz ve herkesin bulunamadığı bir ortam olarak kabul edilirdi. Buralara alınan erkek hizmetçiler hadım olup iki gruba ayrılırlardı: Ak hadımlar ve Siyah hadımlar.

Cariyelerin Kategorileri

Haremde bulunan cariyeler üç gruba ayrılırlardı:

**Hizmet Veren Cariyeler:** Sarayda hizmetlerini yerine getiren ve yaşı olgun olan bu kişiler, 9 yıl hizmetten sonra isterlerse saraydan ayrılır ya da kalfa ve usta gibi makamlara gelirlerdi.
**Genç Kızlar:** 5 ila 7 yaş arasındaki kız çocuklarıydı. Büyüdükçe güzelleşen bu kızlara müzik aleti çalması, güzel konuşma ve erkekleri baştan çıkarma yöntemleri öğretilirdi. Daha sonra ise satışa çıkarılır ve genç kadınlar, padişah ve devlet erkânına uygun eş olma amacıyla eğitilirlerdi.
**Odalıklar:** En güzel ve pahalı cariyelerdir. Kontrol edilerek alınırlar ve ayağı kokan, uykusu ağır olan ve horlayan kızlar sarayda barındırılmazdı.

Cariyelerin Eğitimi ve İsimlendirilmesi

Hareme alınan cariyelerin hepsi güzel olmak zorundaydı ve buna göre padişah tarafından isim verilirdi. Bu isim, onun yeni ismi olup herkes tarafından bilinmeli ve akılda tutulmalıydı. Padişahın ona lütfettiği özellik olarak kabul edilirdi. Hareme alınan kadınlar kalfalar tarafından sıkı bir eğitime tabi tutulur ve Müslüman oldukları için mutlaka Kur'an okutulurdu. Kalfalar, yeteri kadar tecrübeye ulaştıklarında hanedan üyelerine hizmetçi olarak tayin edilirlerdi.

Haremin Organizasyonu

Osmanlıda haremdeki kalfaların bir üstü ise ustalardı. Padişahın hizmetini birebir gören bu kişiler, padişahın günlük işleriyle de uğraşırlardı. Bu ustaların kendi aralarında görevleri vardı. Hazinedar ve hazinedar ustası olarak adlandırılan görevler bulunurdu. Baş haznedar, haremde padişahın yanında oturabilirdi. Kethüda kadın olarak adlandırılan grup, haremdeki düğün, bayram ve merasimleri düzenler ve ayarlardı. Sofrayı düzenleyen çaşnigar usta, çamaşır ve yatak işlerini yapan çamaşırcı usta ve kahve işleriyle ilgilenen kahveci usta da bulunurdu.

Haremin Temel Amacı ve Rolü

Osmanlıda harem aslında bir ev değildi. Harem, eğitim verilen, ilim irfan, sanat öğretilen, güzel konuşma becerilerinin kazandırıldığı ve hizmet edilen bir kurumdu. Cinsel münasebet için bulunan bir yer olarak görülmemeliydi.