{ "title": "Osmanlıda Harem", "image": "https://www.osmanlipadisahlari.gen.tr/images/osmanlida-harem.jpg", "date": "20.01.2024 12:17:26", "author": "Sıla", "article": [ { "article": "Osmanlıda harem, sarayın iç kısmındaki avluya bakan bir kısımdır. Hanede bulunan kadınların yabancı erkeklerle karşılaşmadan bulunduğu ortamdır.

Osmanlıda harem denilen yerde en az 400 en fazla ise 1600 kadın bulunabilmekteydi. Osmanlıda harem ise iki kısma ayrılır. Birisi padişah ve ailesinin yaşamını sürdürdüğü başta padişah ve şehzadeler onun yanında devletin ileri gelenlerine cariye ve eşlerinin tayin edildiği yerdir. Bir diğer ise okuldur. Enderun'dan mezun olan devşirme kişiler ile hanedanda yetişmiş bir cariyeyle evlenilmesini sağlayarak bir sistem oluşturulmuştur. Böylece padişaha ve hanedana bağlı eğitimli aileler oluşturulmuştur. Bir diğer adı ise Harem-i Hümayun yani devlet adamlarına yetiştirilen kişiler anlamına da gelmektedir. Osmanlıda harem kutsal, dokunulmaz ve herkesin bulunamadığı bir ortamdı. Buralara alınan erkek hizmetçiler hadım olup ve iki gruba ayrılırlar. Ak ve Siyah hadımlar olmak üzeredir.

Osmanlıda harem de bulunan cariyeler 3 gruba ayrılırlardı. İlk olarak hizmet veren cariyelerdir. Sarayda güzel olan ve hizmetlerini yerine getiren yaşları ise olgun olan bu kişiler 9 yıl hizmetten sonra isterse saraydan ayrılır ya da bir üst mevki olan kalfa ve usta gibi makamlara gelirlerdi. Diğer bir grup ise 5 ila 7 yaş arasında olan kız çocuklarıdır. Büyüdükçe güzelleşen bu kızlara müzik aleti çalması öğretilir, güzel konuşma öğretilir ve erkekleri baştan çıkarma yöntemleri gösterilirdi. Daha sonra ise satışa çıkarılır ve genç kadınlar ise padişah başta olmak üzere devlet erkânın bulunanlar için uygun eş olma amacıyla da eğitilirlerdi. Son olarak ise üçüncü gruptur. Bunlar odalık adı veriler cariyelerdir. En güzelleri ve oldukça da pahalıdırlar. Bunlar kontrol edilerek alınırlardır. Mesela ayağı kokan, uykusu ağır olan ve horlayan kızlar sarayda barındırılmazdı.

Hareme alınan cariyelerin hepsi güzel olmak zorundaydı ve buna göre de padişah tarafından isim verilirdi. Bu isim onun yeni ismi olup herkes tarafından bilinmeli, akılda tutulmalı ve padişahın ona lütfettiği özelliğidir. Osmanlıda harem e alınan kadınlar kalfalar tarafından sıkı bir eğitime tabi tutulur ve Müslüman olunduğu için mutlaka Kur'an okutulurdu. Kalfalar artık yeteri kadar tecrübeye ulaşmış ve hanedan üyelerine hizmetçi olarak tayin edilirdi. Osmanlıda haremdeki kalfaların bir üstü ise ustalarıdır. Padişahın hizmetini birebir gören bu kişiler padişahında günlük işleriyle de uğraşırlardı. Bunlarında kendi aralarında görevleri vardır. Hazinedarla ve hazinedar ustası olan vardır. Baş haznedar harem de padişahın yanında oturabilirler. Kethüda kadın diye adlandırılan grup ise haremdeki düğün, bayram ve merasimleri o düzenler ve ayarlardı. Osmanlıda harem de sofrayı düzenleyen Çaşnigar usta da bulunurdur. Bunun yanında sarayın çamaşır ve yatak işlerini yapan bir çamaşır usta ve kahve işleriyle ilgilenen kahveci ustada vardır.

Osmanlıda harem aslında bir ev değildir. Harem tam tersine bir eğitim verilen, ilim irfan, sanat öğretilen, güzel konuşma öğretilen ve hizmet eden ya da cinsel münasebet için bulunan bir kurum değildir.
" } ] }