{ "title": "3. Murad Dönemi Fetihler", "image": "https://www.osmanlipadisahlari.gen.tr/images/3-murat-donemi-yapilan-fetihler.jpg", "date": "21.01.2024 09:23:59", "author": "İzgü", "article": [ { "article": "
A) Lehistan'ın Osmanlı Himayesine Alınması (1575)

Sebepleri

1)1572'de ölen Lehistan kralının yerine geçecek varisi bulunmadığından ülke Diyet Meclisi tarafından yönetiliyordu.

2) Avusturya, Almanya, Rusya, İsveç ve Fransa kendi hükümdar ailelerinden birinin Lehistan kralı olması için mücadele ediyorlardı.

3) Lehistan'ın, Almanya ve Rusya arasında varlığını sürdürmesi, Osmanlı Devleti yönünden önem taşıyordu.

4) Osmanlı Devleti'nin Lehistan yönetiminde hâkim olmaya çalışmasının nedeni Avusturya'ya komşu olan iki müttefike sahip olmaktı. Fransızlarla Kanuni Sultan Süleyman döneminde başlayan iyi ilişkiler zaten mevcuttu. Lehistan yönetimine de hâkim olmak, Avusturya karşısında Osmanlı Devletini güçlü kılacaktı.

II. Selim'in Fransızları desteklemesiyle Fransa'nın adayı Henry kral oldu. Ancak Fransız tahtının boş olması üzerine Fransa kralı olmak isteyen Henri ülkesine kaçtı. Yeniden karışıklıkların başlaması üzerine III. Murat, Erdel Beyi Baturi'nin Lehistan kralı olmasını sağladı. Lehistan'la bir antlaşma yapıldı ve bu siyasi gelişmeler sonunda Osmanlı Devleti'nin kuzey sınırı güvenli bir hal aldı.

Sonuçları

1) Lehistan, Osmanlı himayesine girdi.

2) Rusya'ya karşı kuzeyde bir sed oluşturuldu.

3) Osmanlı egemenliği de Baltık Denizi kıyılarına ulaşmış oldu (1575).

NOT: Lehistan, 1587 yılına kadar Osmanlı himayesinde kaldı.

B) Fas Sultanlığı'nın Osmanlı himayesine girmesi (1576)

Osmanlı Devleti ile Fas Sultanlığı arasında ilk ilişkiler Kanuni döneminde başladı.

Taraflar arasındaki ilişkiler Osmanlı Devleti'nin Cezayir'deki gücü ile orantılı olarak gelişme gösterdi.

XVI. Yüzyılın ikinci yarısında Fas'taki iç mücadelelere karışan Osmanlı Devleti, Abdülmelik'e yardım ederek Fas Sultanı olmasını sağladı. (1576)

Sebepleri

1) Fas'ın Akdeniz'in Atlas Okyanusu'na çıkış kapısı olan Cebelitarık Boğazı'nı kontrol etmesi.

2) Fas Sultanlığı'nın, Cezayir'in güvenliği yönünden büyük öneminin bulunması.

3) Kuzey Afrika kıyalarının fethi tamamlandığı sırada Fas Sultanlığı'nda taht kavgası başlamıştı. Bir kısım Faslılar Portekiz kralından; bazıları da Osmanlı Devleti'nden yardım istediler.

Savaş: Sokullu, Cezayir Beylerbeyi Ramazan Paşayı, Fas Sultanlığına yardıma gönderdi. Ramazan Paşa, Fas'a giderek orayı egemenliği altına almak isteyen Portekiz kralını Vadi-üs Sebil Savaşı'nda yendi (1578).

Sonuçları

1) bu zaferle Fas, Osmanlı himayesine alınmış oldu.

2) bu savaşın sonunda Portekiz Krallığı, İspanya tarafından ele geçirildi.

3) bu savaştan sonra Portekizliler Hint Deniz Yolu üzerindeki etkinliklerini İngiltere ve Hollanda'ya kaptırdılar.

4) Mısır'dan Fas'a kadar bütün Kuzey Afrika, Osmanlıların yönetimi ve denetimi altına girdi. Kuzey Afrika'da fetihler tamamlandı.

NOT: Fas 50 yıl Osmanlı himayesinde kaldı ve 1830'da Cezayir'in Osmanlı Devleti'nden ayrılmasıyla ilişkiler kesildi. Osmanlı Devleti Fas'ı hiçbir dönemde topraklarına katmadı.

C) Osmanlı-İran Savaşı (1577-1590)

HATIRLATMA: İlk Osmanlı-İran anlaşması AMASYA ANTLAŞMASI 1555 yılında Kanuni Sultan Süleyman zamanında imzalanmıştı. İran ile yapılan Amasya Antlaşması, 1577'ye kadar devam etti.

Nedenleri

1) İran'da Şah Tahmasb'ın oğlu Şah İsmail, Osmanlı Devleti ve İran arasındaki barış antlaşmalarına riayet etmemiş ve Osmanlıya bağlı bazı emirleri kendi tarafına çekmeyi başarmıştı. Osmanlı hükümeti Van Beylerbeyine talimat vererek orada huzurun sağlanmasını istemişti. İran'ın Luristan valisinin Osmanlı devletine sığınması gergin olan ilişkileri iyice bozdu.

2) bu arada Şah İsmail ölmüş, İran'da taht kavgaları başlamıştı. Bu durumdan yararlanılmasını isteyen Van Beylerbeyi, İran'a saldırılması gerektiğini bildirdi.

3) Osmanlı Devleti'nin Kafkasya taraflarına ulaşmak, Kırım ve doğu Türk dünyasıyla bağlantı kurmak ve İran'ı kuzeyden baskı altına alma düşüncesi.

Savaş: Sokullu Mehmed Paşa savaş taraftarı değildi ama yönetimde etkin olan Sinan Paşa ve Lala Mustafa Paşa İran seferine başkomutan olmak istiyorlardı. Sokulu, Kanunî döneminde çekilen güçlükleri ve İran'ı elde tutmanın zorluğunu belirttiyse de padişah üzerindeki etkisi azaldığından, savaş açılmasına engel olamadı.

III. Murat, İran'a savaş açılmasına karar verdi (1578). İran üzerine gönderilecek ordunun komutanlığına Lala Mustafa Paşa getirildi. Sokulluya rağmen başlatılan İran savaşının ilk evresi 1577-1589 yılları arasında on iki yıl sürdü. Özdemiroğlu Osman Paşa komutasındaki Türk birlikleri İran kuvvetlerini Çıldır'da yendi. Osmanlı orduları, savaşın ilk yıllarında başarı kazandılar ve Hazar Denizi'ne kadar ilerlediler. MEŞALE SAVAŞI'nda Osmanlılar kazandı. Ardından yapılan bir seferde Osmanlı ordusu Azerbeycan ve İran'a girdi. Bu savaştan sonra tüm Gürcistan fethedildi. Tiflis Osmanlı vilayeti durumuna getirildi (1578). Aynı yıl Şirvan da Osmanlı topraklarına katıldı.

Şah II. İsmail'in yerine geçen Şah Abbas barış istedi.

Sonuç: İki ülke arasında Ferhat Paşa (I. İstanbul) Antlaşması yapıldı (1590).

Maddeleri

1-Tebriz, Karabağ, Gence, Gürcistan ve Luristan Osmanlılara bırakıldı. (Kars, Tebriz, Tiflis, Gence, Şehrizur, (Azerbaycan, Gürcistan, Dağıstan ve Kuzey Kafkasya) Osmanlı Devleti'nde kalacaktı.

Önemi

1) bu antlaşma ile Osmanlı Devleti, doğuda en geniş sınırlarına ulaşmış oldu.

2) Osmanlı Devleti sınırlarını doğuda Hazar Denizi'ne kadar genişletti.

Ç) Sokullu Mehmet Paşa'nın Ölümü (1579)

Sadrazam Sokullu Mehmet Paşa, III. Murat döneminde eski gücünü yitirdi. 1579 yılında ikindi divanından çıkarken uğradığı saldırı sonucu öldürüldü.

NOT: Sokollu'nun ölümüyle Osmanlı Yükselme Devri'nin sona erdiği ve Duraklama Devri'nin başladığı kabul edilmiştir.

D) İngiltere'ye Kapitülasyon Verilmesi (1580)

1) Avrupa devletleri arasında çekişmeyi artırmak.

2) Katolik dünyasına ve Papa ambargosuna karşı ittifak sağlamak için Protestan olan İngiltere'ye.
(1572 Bartalameos katliamı ile Katoliklerden yüz çevirmeye başlayan Osmanlı hükümeti, Papa'nın koyduğu (Barut, kalay, top güllesi gibi) stratejik harp malzemesi ambargosunu kırabilmek için önce, Protestan olan İngiltere'ye yakınlaştı.)

3) Akdeniz ticaretini canlandırmak.

4) Fransa'yı rekabet içine sokmak amacıyla.

O zamana kadar Ceneviz, Venedik, Dubrovnik tüccarı yanı sıra 1569 yılında verilen Kapitülasyonla Fransız tüccarı da Osmanlı limanlarında ticaret yapma hakkına sahipti. Kraliçe Elizabeth tarafından gönderilen İngiliz elçisi de Osmanlı limanlarında ticaret yapmak için gerekli olan kapitülasyonu alabilmek için İstanbul'a gelmişti. Venedik ve Ceneviz haricindeki Kapitülasyonu olmayan devletlerin tüccarı Fransız bayrağıyla Osmanlı limanlarına geliyordu. 1568 yılında Avusturya'ya bazı ayrıcalıklar.

İngiltere'ye Osmanlı topraklarında serbest ticaret yapma hakkını verdi (1580). Böylece İngilizler Kıbrıs'ın alınmasıyla Doğu Akdeniz'den uzaklaştırılan Venediklilerin yerini almaya başladılar.

Fransa'nın ayrıcalıkları genişletildi.

Böylece Akdeniz'de İngiliz-Fransız rekabeti başlamış oldu. Bu rekabetten Osmanlı Devleti de birçok siyasi menfaat başlamış oldu.

E) 0smanlı -Avusturya Savaşı (1593-

Kanunî döneminden beri süregelen Avusturya savaşlarına, II. Selim döneminde yapılan bir antlaşmayla son verilmişti (1568). Avusturya ile yapılan bu antlaşma, 1593 yılına kadar devam etti.

Sebepleri

1)1593 yılında, Bosna ve Macaristan sınırlarında çetelerin sınır bölgelerinde halka saldırmaları.

2) Bosna Valisi Telli Hasan Paşanın pusuya düşürülerek öldürülmesi üzerine III. Murat, Avusturya'ya savaş ilân etti (1593).

3)1593 yılında Telli Hasan Paşa'nın başıbozukların oluşturduğu Uskukların üzerine yürümesini savaş sebebi sayan Avusturya barışı bozdu. Avusturya İmparatoru II. Rudolf ödemekte olduğu vergiyi vermediği gibi Eflak, Erdel ve Boğdan beylerini de isyana teşvik etmişti.

Savaş: Avusturya üzerine yürüyen Sadrazam Koca Sinan Paşa, ilk yıllarda başarılar kazandı ve Yanıkkale ele geçirildi. Osmanlı-Avusturya savaşının devam ettiği sırada III. Murat öldü (1595). Yapılan savaşlar sonunda Avusturyalılar Tuna'yı geçerek Rusçuk'a saldırdılar, Müslüman halka büyük zulümler yapıldı. Sultan Üçüncü Murad vefat ettiğinde Avusturya'yla savaş devam ediyordu." } ] }